25 Ağustos 2010 Çarşamba

Nebahat Çehre

"Top patlamadan yumurtayı yedim"
Röportaj:Gülbahar KARAKUŞ
Yeşilçam'dan Aşk-ı Memnu'ya uzanan uzun yolda her zaman başarılı oyunculuğuyla dikkat çeken Nebahat Çehre, ramazan ayıyla ilgili duygularını bizlere açtı.İşte sizi fırın sütlacının da güzel olduğunu öğrendiğimiz efsane oyuncuyla yaptığımız ramazan söyleşimiz...

Bodrumda olduğunuzu söylediniz, nasıl geçiyor Bodrum’da ramazan?
Tatile daha yeni çıktım, bu kadar yoğun çalışmadan sonra daha yeni çıkabildim .
Nasıl geçiyor?
Güzel güzel, bütün sevdiğim arkadaşlarım eski arkadaşlarım çok güzel geçiyor.
Biz pek şehre inmiyoruz o nedenle pek bir ramazan havasını hissedemiyoruz tabi ama zihinsel ve ruhen hissediyoruz.

Eskiden nasıl geçerdi ramazanlarınız, siz de ah nerde o eski ramazanlar diyenlerden misiniz?
Ben her dönemin her devrin değiştiğine inanıyorum. Babamdan ileri doğacak çocuğumdan geri her şey değişiyor derler ya ama insanların inançları tabi ki aynı kalıyor. Bunu hissedip yaşıyorsunuz. Bu bizim dinimizdir saygı gösterdiğimiz aylardır bu aylar. Bizim çocuklumuzda kalabalık olurdu aileler bir araya gelirdi. Ailelerimiz fırınlara bizlerle yumurta gönderir, pidelere sürdürürdü. Börekler hazırlanır mahalle fırınlarına gönderilirdi, böyle hoşlukları vardı. Top patlasın diye beklenirdi.
Peki, sizin unutamadığınız bir ramazan anınız var mı?
Bir keresinde ben de çoğu çocuk gibi oruç tutmaya kalkmıştım. Elimde bir yumurtayla topun patlamasını beklerken o heyecanla top patlamadan yumurtayı yemiştim(gülümsüyor)

Ramazanın sizdeki etkileri nasıl? Bu ay size neler hissettiriyor?
Orucu tutmak istiyorsunuz, o iftar vaktini beklemek bile çok hoş geliyor, bütün ailenin ve dostların bir arada böyle şeyler paylaşması büyük hoşluk.

Birçok sanatçı umre ziyareti gerçekleştirdi, sizin böyle bir planınız ya da hayaliniz var mı?
Ben kendi ibadetimi kendi başıma, her şeyi kendimle hesaplaşarak yapıyorum. Umreye gitmeyi düşünmüyorum. Bir kere gidililiğinde anlıyorum ama birkaç kere gidenler var onu yapacağıma hastane okul gibi yardımlar yapmayı tercih ederim.

İftar daveti verme fırsatınız oldu mu? Ne tarz yemekler tercih edersiniz, ramazana özel bir mönünüz var mı?
Maalesef olmadı, ben biraz rahatsızlık geçirdim anca kendimi toparlayıp dinlenmek için tatile gelebildim ama dinlendikten sonra düşünüyorum. Hafif yemekler tercihim, ağır ağır ufak ufak yenilecek hafif yemekler... Çok sıcak ve oruçlu kalma süresi oldukça uzun bu yüzden mideyi rahatsız etmeyecek yiyecekler tercih edilmeli. Bizim dönemin geleneklerine, Türk mutfağının geleneklerine uyan fakat biraz daha hafifletilmişi yapılabilir. 3 kaşık zeytin yağı yerine 2 kaşık koymak gibi…

Güllaç ve pideyi sever misiniz?
Tabi ki güllaç ve pidenin yeri ayrıdır. Ramazanın keyfini çıkarırım böyle bir de benim fırın sütlacım çok güzeldir, onu yaparım.

Biraz da Aşk-ı memnu’dan bahsedelim, dizi biteli epey zaman geçti fakat etkisi hala sürüyor sanırım, etraftan gelen tepkiler nasıl?
İnanılmaz, herkesten inanılmaz güzel tepki alıyorum. Gençler de çok seviyor aslında Firdevs hanım çok sevimli bir karakter değildi ama gençler çok seviyor. Ben yeşilçam’dan geldim beni yeni nesilin tanıması zordu ama şimdi tanıyorlar ve çok sıcak yaklaşıyorlar. Firdevs diyen çok az, hep adımla yaklaşıyorlar. Şöyle bir anım oldu. Geçen yıl alaçatı’da bir genç aile oğlumuz size çok hayran dedi. Çocuk 9 yaşındaydı, dedim neden seviyorsun Firdevs karakterini? Dizinin en akıllı kadını o dedi. (gülümsemeler)

Aşk- memnundan sonra başka bir proje var mı? Yoksa dinlenecek misiniz?
Eylül ayında senaryosunu Meral Okay’ın yazdığı Muhteşem Yüzyıl adlı Osmanlı dizisinde yer alıyorum. Dizide Valde Sultanı canlandıracağım.

Bir mesaj…
İnsanlara mutlu sağlıklı daha nice ramazanlar diliyorum. Kendi gelenek ve göreneklerimizin, dostluklarımızın bozulmamasını diliyorum…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder